Şok Diyetlerin Ağır Bedelleri

İnsanların fazla kilolarından kurtulma isteği havaların ısınmasıyla artış gösterir. Bu dönemlerde en çok tercih edilen sözde şok diyet programları olur. Kısa sürede çok miktarda kilo verme hevesiyle uygulanan bu tip diyetler genellikle 1000 kalorinin altında kalori içerir ve tek tip beslenme esasına dayanır. Şok diyetlerin zararları çok fazladır ve beslenme biliminde yeri olmayan bu tip listelerin kesinlikle uygulanmaması gerekir.

Doğru ve Gerçekçi bir Zayıflama Nasıl Olmalıdır?

1 gün boyunca aç kalmanız bir miktar kilo kaybetmeniz için yeterlidir fakat bu sonuç gerçek bir zafer değildir. Aç kalırsanız vücudunuz su kaybeder, bu şekilde kaslar küçülür fakat yağlar erimez. Bu durumda organizma ihtiyaç duyduğu enerjiyi temin etmek için kaslarda ve karaciğerde bulunan ve glikojen olarak adlandırılan bir tür şekeri yakma yoluna gider, sonra da kasları enerjiye dönüştürür. Bu da gün boyunca yemek yemeyen kişide güçsüzlük hissi oluşmasına yol açar. Şok diyetlerin zararları kişilerin eski beslenme alışkanlıklarına döndüklerinde verdikleri kiloları aynı hızla geri almalarından ibaret değildir; bu tip diyetler çeşitli sağlık sorunlarına da sebep olur. Karbonhidrat alımını yasaklayan veya kişiyi çok kısıtlı bir beslenme programına yönlendiren bir diyet tüm karbonhidrat depolarının boşalmasına yol açar, kan şekeri düşen bireyde tatlı yeme isteği ve güçsüzlük artar, baş ağrıları yaşanabilir ve iş verimi düşer.

Hızlı kilo kaybı için uygulanan diyetler genelde düşük kalorili ve proteini yüksek diyetlerdir. Düşük karbonhidrat ve diyetin ilk günlerinde yaşanan su kaybı sebebiyle hızla kilo kaybedilir, fakat bu sonuç kalıcı değildir. Diyet yapan kişiler kısa sürede kilo vermek arzusundadır; ancak yıllardır süregelen yanlış beslenme alışkanlıkları yüzünden bozulan metabolizmanın 1-2 ay gibi kısa bir sürede düzeltilmesi neredeyse imkansızdır. Yüksek proteinli-düşük kalorili diyetler kolesterol bakımından zengindir ve bu da kalp hastalığı açısından çok önemli bir risk oluşturur. Şok diyetlerin zararları arasında baş ağrısı, halsizlik, ishal ve bulantı gibi diyetten kaynaklanan yan etkiler de bulunmaktadır. Çok düşük kalorili diyetler safra kesesi sorunlarına yol açar. Sağlık açısından uygunsuz, bilimsel bir temeli olmayan, besin öğeleri açısından hem yetersiz hem de dengesiz olan bu diyetler kişiyi hastalıklara karşı saha savunmasız hale getirir.

Metabolizmayı hızlandıran düşük kalorili diyetler hızlı kilo kaybı sağlar fakat kaybedilen şey yağ değil, kas ve sudur. Kilo veriyorsanız, yüzünüz ve kollarınız inceliyor ancak yağ deposu olan karın ve kalça bölgelerinde bir değişiklik olmuyorsa bu; yağ kaybetmediğiniz ve yanlış bir şekilde zayıfladığınız anlamına gelir.

Kilo vermek isteyenlerin kişilerin Beslenme ve Diyet Uzmanı ile görüşmeleri gerekir. Beslenme ve Diyet Uzmanları bireylerin önceki beslenme alışkanlıkları, kilosu, yaşı, kan tahlil sonuçlarına göre kişiye özel diyet programları uygularlar. Bu diyet programları ile hem aç kalmaz hem de sağlıklı kilo vermiş olursunuz.