Tuz çeşitleri; deniz suyu kurutulmasıyla elde edilen deniz tuzu, yer altında elde edilen kaya tuzu, kaya ve deniz tuzunun rafine edilmesi ile elde edilen sofra tuzu (sodyum klorür) ve kristal tuzlardır.

Tuz Çeşitleri

Kaya tuzu yeraltından elde edildiği için egzoz, atık sular veya sanayi kirliliği gibi olumsuz etkilerden uzaktır ancak deniz tuzu çevre kirliliğinden dolayı ağır metaller içerebilir. Bu nedenle kaya tuzu deniz tuzuna göre daha faydalı minerallere sahiptir ve daha güvenilirdir. Diğer bir çeşit ise kristal tuzdur. Kaya tuzu her yerde elde edebilen ve kolay bulunan bir tuz çeşididir ancak kristal tuz çeşidi daha nadir bulunan bir tuzdur. En çok bilinen kristal tuz himalaya kristal tuzudur. Himalaya tuzunun taneleri daha küçük ve incedir. Böylece hücreye girişi de daha kolaydır. Kristal oluşumu, mineral içeriği, üretim şekli bakımından en sağlıklı tuz himalaya tuzudur. Tabi ki sağlıklı diye sınırsız tüketim olmamalı günlük tüketim miktarı 5 gramı geçmemelidir.

Hemen Online Diyete Başla!

Uzman Diyetisyen Hilal Konak eşliğinde size özel ön görüşme fırsatından faydalanarak randevunuzu almak için hemen tıklayın!

Sofra Tuzu

Sofra tuzu (rafine edilmiş tuz), rafine edilirken içerisinde bulunan Sodyum ve Klorür ‘ün dışındaki diğer bütün elementler ve iz elementler çeşitli kimyasal ve fiziksel süreçler sonucunda ayrıştırılır. Ancak bu tuz vücudumuzun ihtiyacı olan tuz değildir. Rafine tuz birbirinden ayrılmış kristallerden oluşur ve metabolize edilebilmesi için vücudunuz daha çok suya ihtiyaç duyuyor ve hücre içinden su çekmesi gerekiyor. Bu nedenle fazla tuz tüketimi sonucunda tansiyonunuz yükselmektedir. Ayrıca hücrelerimiz susuz kaldığı için vücudumuz kendini korumaya alarak su tutmakta ve vücutta ödem dediğimiz aşırı su birikimine neden olmaktadır. İyotlu tuz ise sofra tuzu dediğimiz rafine tuza iyot eklenmesiyle elde edilen tuzdur. İyot vücudumuzun temel ihtiyacı olan ve günlük alınması gereken bir mineraldir. Ülkemizin toprakları iyottan fakirdir bu nedenle piyasada bulunan tuzlara iyot eklenmektedir. Metabolizmanın işleyiş hızını ayarlayan ve zihinsel gelişmede önemi olan tiroid hormonları; tiroid bezinde iyot mineralinden yapılmaktadır. Bu nedenler iyot eksikliğinde zihinsel gelişmede bozukluk ve tiroid bezinin büyümesi olarak bilinen guatr hastalığı oluşabilmektedir. İyotlu tuz kullanılacaksa pişirme işlemi esnasında iyot kabı olmaması için yemeğe en başta değil, yemek pişmek üzereyken az miktarda tuz eklenmelidir. Böylece daha az tuz kullanarak vucudun iyot ihtiyacı karşılanabilir. Aynı zamanda iyotlu tuz kullanmadan iyot içeren deniz balıkları ve kabuklu deniz canlıları gibi besin kaynaklarını tüketerek de iyot ihtiyacı karşılanabilmektedir.

Tuzun kalorisi yoktur ancak gizli kilo sebebidir. Yemeklerinize eklediğimiz 2 gram tuz vücudunuzda yaklaşık 1- 1,5 litre su tutumuna neden olmaktadır. Vücut rafine tuzu atmak için öncelikle böbreklerimiz olmak üzere tüm boşaltım sisteminde büyük bir yük oluşturur. Kalp yetersizliğine yol açabilir. Fazla kullanım ve az su tüketimi sonucunda vücuttan atılamayan rafine tuz tekrar kristalleşerek direkt olarak eklem ve kemiklerde depolanır. Bunun sonucunda artrit (eklem iltihaplanması), gut gibi romatizmal hastalıklar oluşabilir. Aynı zamanda aşırı rafine tuz tüketimi safra kesesi ve böbrek taşı oluşumunun da en önemli nedenidir.

Hemen Online Diyete Başla!

Sağlıklı bir yaşam sürdürebilmeniz için verilen tüm danışmanlık hizmetlerden online olarak da yararlanabilirsiniz. Yoğun iş hayatı, okul temposu, İstanbul dışında yaşamanız ya da zaman kısıtlılığı gibi nedenlerle danışmanlık merkezinize gelemiyorum diyorsanız online danışmanlık hizmeti sizin için oldukça idealdir.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz